Vecd esnasında bazı paranormal durumlar, fizyolojik sıra-dışılıklar da gözlemlenebilir. Cumhuriyetin ilk yıllarında İstanbul’da tarikatları araştıran parapsikolog Carl Vett, Beyoğlu’nda, bir Rifai zikrinde yaşanılanları şöyle anlatıyor:
“Rifai dervişlerinin ayinleri genellikle şeyhin maddeye karşı mananın üstünlüğünü göstermesiyle sona erer. Zikre katılanlar, kendilerinin tığ gibi kesici aletlerle kesilmelerine izin verirler. Hatta bu durumda vücutlarının iç organları görünecek derecede açılmasına rağmen kan çıkmadığı görülür. Şeyh, bu yaraları sadece tükürüğü ile ıslatarak tedavi eder. Daha sonra yaranın kenarlarını bastırır, yaraya üfler ve şeyhin içindeki ruh yaraları iyileştirir. Yara izi çok zor belli olur.”
“Bazı tarikatların zikir meclislerinde müzik eşliğinde bedensel ritmik hareketlere ve danslara, sesli tekrarlanan sözler eşlik ederek vecde gelen dervişler yaşadıkları bu hali, bedenlerine uyguladıkları, normalde acı veren uygulamalar, kor halindeki masayı yalama, vücuda şiş batırma, yanağını delme gibi eylemlerle delillendirirler. Tüm bunlar olurken vücutlarından bir damla kan akmaz.”
kaynak: http://www.reikiyasam.com/genel/tasavvuf-ve-sufilik/614-sufilerin-vecd-hali.html